ANKARA- Esnaf ve sanatkârların gözünün Meclis’te olduğunu vurgulayan
TESK Genel Başkanı Bendevi Palandöken, “Bildiğiniz
üzere Meclis 1 Ekim’de açılıyor. Öncelikli hedef, bu yıl esnaf ve sanatkârların
çalışma hayatının kolaylaştırılması, ekonomiye daha fazla katkı verir hale
getirilmesi ve yaklaşık 2,5 milyona yakın esnafın işlerinin rahatlamasıyla
devletin gelirlerinin de artmasının sağlanmasıdır. Vatandaşın daha kaliteli
ürünlere daha uygun fiyatlarla ulaşabilmesi, esnafın ise bulundukları il ve
ilçelerde ticaretini sürdürebilmesi için şartların iyileştirilmesi ve
hayatlarının kolaylaştırılması gerekiyor. Bunu kısaca, Perakende Yasası’nda
yapılacak yeni düzenlemelerle özetleyebiliriz. Açılış-kapanış saatlerinin
belirlenmesi, bulundukları semtteki nüfusa göre oranların düzenlenmesi ve
perakende sektöründe ‘her şeyi ben satarım’ anlayışının önüne geçilmesi,
esnafın el emeği göz nuru ürünlerini veya sattığı emtiaları güvenle sunabilmesi
için gerekli tedbirlerin alınması şarttır. Perakende sektörü çok önemlidir, enflasyonun
düşmesini ve sağlıklı bir rekabet ortamının oluşmasını istiyorsak bu adımların
atılması gerekir” dedi.
-“PRİM
GÜNÜ EŞİTLENMELİ VE ÇIRAKLIK SÜRESİ DÜZENLENMELİ”
Esnaf ve sanatkârın yıllardır beklediği en
önemli düzenlemelerden birinin de sosyal güvenlikte norm birliğinin sağlanması
olduğunu vurgulayan Türkiye Esnaf ve Sanatkarları Konfederasyonu (TESK) Genel
Başkanı Bendevi Palandöken, “Yine
esnafın en büyük sorunlarından biri Bağ-Kur prim gün sayısıdır. Bilindiği üzere
yanında çalışan 7.200 gün primle emekli olurken, esnafın kendisi 9.000 günde
emekli olabiliyor. Bu sürenin 7.200 güne indirilmesi ve bu konuda esnafın
yaşadığı sıkıntıların giderilmesi büyük önem taşıyor. Ayrıca Cumhurbaşkanlığı
tarafından sağlanan sağlık sigortası kolaylığı yılsonunda bitiyor. Yılsonundan
sonra da esnaf ilacını kendi almak zorunda kalacak, aksi halde tedavi imkânı
olmayacak. Bu durumun da kalıcı şekilde çözüme kavuşturulması gerekiyor. Bütün
bu düzenlemeler, işsizlik oranındaki artışın önüne geçilmesi, meslek
liselerinin güçlendirilmesi ve sanatkâr yetiştirilmesi konusunda ustaların
beklentilerinin karşılanması açısından kritik öneme sahip. Bu da bildiğiniz
gibi devletin katkısı, okullarda staj dönemlerinde sadece sağlık sigortalarının
yapılmasıyla sınırlı kalıyor. Ancak emekliliğe esas alınan çalışmaların da bu
kapsama dahil edilmesiyle birlikte bu mağduriyet ortadan kalkacak. Aynı şekilde
esnafın borç yükünün hafiflemesi de önemli. Geçtiğimiz yıllarda yapılan
yapılandırmalarla birlikte gerçekten insanlar hem rahat etti hem de devlet
önemli bir gelir elde etti” diye konuştu.
-“BORÇ
YÜKÜ HAFİFLETİLEREK ESNAF RAHATLATILMALI”
Öte yandan esnafın uzun süredir dile getirdiği
bir diğer talebin de borç yapılandırması olduğunu ifade eden Palandöken, “Borçlarını ödeyememiş insanların tekrar
ticaretini sürdürebilmesi için önünün açılması, kendi sermayesiyle hem devlete
katkı sağlaması hem de bakmakla yükümlü olduğu aile fertlerinin bu imkânlardan
yararlanabilmesi için yeni ve köklü bir yapılandırma yapılması gerekiyor. Halk
bunu af ile karıştırıyor ancak biz af istemiyoruz. Bizim talebimiz borçların
yapılandırılması ve ödeyebileceğimiz bir ölçekte sunulması. Böylece borcumuzu
ödeyelim diyoruz. Yani bir hakkaniyetsizlik talebimiz yok, ‘bizim borcumuz
büyüktü, alınmasın’ demiyoruz. Sadece borçlarımızı yapılandırın ki ödeyebilir
hale gelelim. 1 Ekim’den sonraki Meclis gündeminde bu sorunların ele alınması
ve bu konuda çalışmanın başlatılması esnafın beklentileri arasında. İnşallah
2025 yılında bu meseleler çözülür ve 2026’dan sonra insanlar rahat eder. Çünkü
bildiğiniz üzere pandemi, deprem, enflasyondaki olumsuzluklar ve fiyat
hareketleri insanları zor durumda bıraktı. Bu nedenle öncelikli olarak bu
haksız düzenlemelerin giderilmesi gerekiyor” şeklinde konuştu.