Kredi kartları borçlarının giderek kabarması nedeniyle vatandaşların esnaf ve sanatkarlardan veresiye yoluyla alış-veriş yaptıklarına dikkati çekerek, veresiye defterinin de artık dolmaya başladığını, geri dönüşlerin olmaması sebebiyle rafların tamtakır kaldığını ve  ülkenin her yerinde alarm zillerinin çalmaya başladığını belirten TESK Genel Başkanı Bendevi Palandöken, “Tüm uyarılarımıza rağmen kontrolsüz ve kuralsız olarak açılan AVM’lerden de kötü sinyaller gelmeye başladı. Acilen sektörler arası uyumu sağlayacak önlemler alınmalıdır” dedi.

            2007 sonunda başlayan ekonomik durgunluk ve üstüne yaşanan siyasi belirsizlikten etkilenen tüketici harcamalarının önemli miktarda düşüşler gösterdiğini de belirten Türkiye Esnaf ve Sanatkarları Konfederasyonu (TESK) Genel Başkanı Bendevi Palandöken yaptığı yazılı açıklamada , “Böyle zamanlarda olumsuzluklardan ilk önce  esnaf ve sanatkarlarımız etkilenmeye başlar. Küçük esnaf bu ülkenin aynasıdır. Veresiye defterinin kabarması, rafların boşalmasıyla her yerde alarm zilleri çalmaya başladı. Esnafımızın feryadı herkese bir uyarı olmalıydı. Yüksek faizle, vergilerle, enerji fiyatlarındaki artışın olumsuz etkileriyle boğuşan esnaf ve sanatkarımız, bir taraftan da ardı ardına açılmakta olan AVM’ler ve bünyelerindeki Hiper ve grosmarketlerin haksız rekabetini göğüslemeye çalışıyorlar” diye konuştu.

            PERAKENDE SÖKTÜRÜNE KURAL KONULMALI

2007 sonunda 179 olan AVM sayısının, Mayıs 2008 itibarıyla 199’a çıktığını ve 3 yıl içerisinde bu sayının 350’lere ulaşmasının beklendiğini de anlatan TESK Genel Başkanı Bendevi Palandöken, “Israrla perakende sektörünün kurallarını gelişmiş ülkelerdeki gibi çağdaş şehircilik anlayışıyla oluşturalım dedik. Kontrolsüz ve kuralsız yan yana açılan büyük alış-veriş merkezlerinin sadece bizi değil kendilerini de etkileyeceğini söyledik. Ama sıkıntı tahminimizden daha önce patladı. Bilhassa birbirinin aynı konsepte  ardı ardına açılan AVM’lerde cirolar, yüzde 20 ile yüzde 50 arasında düşüş gösterdi. Korkarım  hızlı ve kontrolsüz büyüyen perakende sektörü bu dönem sağlıklı bir konsolidasyonu gerçekleştiremeyecek” şeklinde konuştu.

“YENİLİKLERİN KARŞISINDA DEĞİLİZ”

Ülkemizi bir yatırım ve üretim merkezi olarak değil en çok kar elde etmeyi düşündükleri 4.üncü büyük perakende pazarı olarak değerlendiren yabancı yatırım fonlarının ve sermayesinin olumsuz etkilerinin de ilerleyen zaman içinde daha net görüleceğini söyleyen Bendevi Palandöken, “Biz kimsenin zarar etmesini istemeyiz. Modern yaşamın getirdiği yeniliklerin karşısında değiliz. Ama şehir trafiğini etkileyen, modern ve çağdaş şehirciliğe ters çarpık yapılaşmaya ve çirkin görüntülere, haksız rekabete karşıyız. Bunun bir kuralı olması gerektiğini savunuyoruz. Unutulmaması gereken gerçek, bütün  bu gelişmelerden geleneksel  üretim yapımızın ve toplumsal  dokumuzun zarar görmemesidir. Bunun için mutlaka sektörler arası uyumu sağlayacak önlemlerin alınması gerekmektedir” dedi.