• E-Posta
  • Yazdır

PALANDÖKEN, “HERKES KENDİ BİLDİĞİ İŞİ YAPMALI”


ANKARA- Piyasada fiyat istikrarının sağlanabilmesi ve esnafın korunması için Perakende Yasası’nda zaman kaybedilmeden değişiklik yapılması gerektiğini belirten TESK Genel Başkanı Bendevi Palandöken, “Fiyat istikrarının sağlanabilmesi için haksız rekabetin önlenerek piyasadaki aktör sayısının artması lazım. Ancak bunun tam karşıtı olarak on binlerce mağazası olan büyük işletmelerle esnafımızın mücadelesi sürüyor. Sattıkları ürün bazında 70-80 sektörü ilgilendiren haksız rekabet yüzünden büyüklerin lehine, küçüklerin aleyhine işleyen bir süreç var. Esnafımız ile tüketicilerin korunması ve istihdamın farklı hale gelebilmesi için küçük işletmelerin desteklenmesi lazım” dedi.

-“TÜKETİCİ MAĞDUR OLURKEN DİĞER SATICILAR OLUMSUZ ETKİLENİYOR”

Her türlü ürünü satan zincir marketlerin 70-80 mesleği olumsuz etkilediğini söyleyen Türkiye Esnaf ve Sanatkarları Konfederasyonu (TESK) Genel Başkanı Bendevi Palandöken, “Ulusal zincir marketler temel gıda ürünleri dışında unlu mamullerin tamamını, teknoloji, tekstil, ayakkabı, kozmetik, beyaz eşya, mobilya, halı, küçük ev aletleri, kırtasiye ürünleri, hırdavat malzemeleri, bijuteri, oyuncak, kontör vb. gibi 70-80 mesleğin sattığı ürünleri satarak piyasada haksız rekabet ortamı oluşturuyor. Yazın plaj ürünlerinden tutun da kışın kış lastiğine, antifriz ve cam suyuna, eğitim sezonunda kırtasiye ürünlerine, Kurban Bayramlarında canlı kurbanlık satışına kadar her şeyi satıyorlar. Üstelik su, deterjan, yağ gibi ürünlerde fiyat birlikteliği yapıyorlar. Bu da piyasada tekel hâkimiyeti ile fiyatların artmasına sebep oluyor” şeklinde konuştu.

-“YÜKSEK MEBLAĞLI VE GARANTİ GEREKTİREN ÜRÜNE SINIRLAMA ŞART”

Zincir marketlerin sattıkları ürünlere sınırlama getirilmesinin şart olduğunu dile getiren Palandöken, “Zincir marketlerde cep telefonu, beyaz eşya, elektrikli ev aletleri gibi yüksek meblağlı ve garanti kapsamına alınması gereken ürünlerin bile satışı var. Bu ürünlerin bakımı, servisi olup olmadığı, yabancı menşeli olup olmadığı kontrol edilmiyor. Çoğunlukla piyasada rağbet görmeyen ve düşük kaliteli ürünler satılıyor. Bu ürünler arızalandığında tüketiciler muhatap bulmadığı gibi garanti servisine ulaşamayan ya da ulaştığı halde istediği geri dönüşü alamayan çok sayıda tüketici var. Bu tarz durumlarda zincir marketler konunun muhatabı olamadığı gibi sorunun çözümü noktasında da işlevsiz kalıyor. Sattığı ürüne sahip çıkamayanlar o ürünü satmamalı. Hem tüketicinin mağdur olmaması hem de piyasanın dengesinin korunması için Perakende Yasası’nda yapılacak değişiklikle zincir marketler yalnızca gıda ürünlerini satabilmeli” diye konuştu.

-“TEDARİK ZİNCİRİNİ DÜZENLEYEN BİR UYGULAMA HAYATA GEÇİRİLMELİ”

Küçük esnafın korunması için tedarik zincirini düzenleyen bir uygulamanın hayata geçirilmesi gerektiğini ifade eden Palandöken, “Artan maliyetlerden dolayı esnafımız sattığı ürünün yerine yenisini alamazken büyük marketler tedarikçiden daha ucuza sipariş ettiği ürünlerle daha çok kâr ediyor. Sermayesi ve işletmesi daha küçük olan esnafımız ise tedarikçiden yüksek fiyattan ürün aldığı için, zincir marketlere göre kâr marjı daha düşük. Oysa Perakende Yasası ile tedarik zincirini düzenleyen bir uygulama hayata geçirilmeli. Firmalar, perakende satış yapan tüm işletmelere küçük büyük demeden aynı fiyattan satış yapmalı. Perakende Yasası’nda bir an önce değişiklik yapılarak esnafımız ürünü tedarik aşamasında desteklenerek fiyat istikrarı sağlanmalı” ifadelerini kullandı.

-“HAKSIZ REKABET SANAYİ SEKTÖRÜNDEKİ ESNAFI BİLE ETKİLİYOR”

Haksız rekabetin önlenmesi için zincir marketlere birtakım yasal zorunluluklar getirilmesini isteyen Palandöken, “Zincir marketlerin açma kapama saatleri, koşullanma yerleri, nüfusa göre açılma oranları, hafta 1 gün tatil ve çalışanların da haklarının korunacağı bir düzenlemenin yapılması lazım. Örneğin belli nüfusun altındaki ve belirtilen mesafe aralığına uymayan yerlerde işletme açılmamalı. Yoksa piyasada fiyat istikrarı sağlanamaz. Birinde farklı diğerinde farklı fiyat var. Sadece cazip olsun diye müşteri portföylerini genişletebilmek adına kendi aralarındaki paylaşımla vatandaş da mağdur oluyor. Sadece perakende sektöründeki esnafı değil sanayi sektöründeki esnafı bile etkiliyor” diye konuştu.